Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Asanalar yalnızca fiziksel sistemi sağlıklı ve güçlü tutmaya yardımcı değil, aynı zamanda, kolayca fark edilmeyen bir yoldan yardımcı olarak, asanaların tamamlayıcısı pranayamanın desteğiyle, hastalığa karşı zihinsel direnç de geliştirir. Bedenin farklı pek çok bölümünü ve eklemlerini hesaba katar, ve kendi içlerinde tam bir sinirleri güçlendirme sistemi kurar. Fiziksel organizma olduğu gibi sinir sistemine bağlıdır, ve sinirler zinde tutulmadıkça, beslenmedikçe, yalnız kasların geliştirilmesi bir işe yaramayacaktır. Daha da ötesi, asanaların günlük yaşamda düzenli pratiği kişinin fiziksel enerjisi ve zamanı üzerinde öyle büyük bir zorlama gerektirmez. Zayıf yapıda bir insan da, düzgün bir gözetimle asana kursuna kabul edilebilir.

Pek çok asananın kuş ya da hayvan adlarıyla anıldığını belirtmek ilginç olabilir; örneğin, mayurasana (tavus kuşu duruşu), şaşankasana (tavşan duruşu), bhucangasana (kobra duruşu) gibi. Eğer asanaların örtülü anlamlarını görmeye çalışırsak, bunlar bize ilginç ipuçları verebilir. Günlük koşturmacanın ardından beden yorgun düşer, ve yaygın inancımız, onun uyumak için aldığımız yatay pozisyonda dinleneceğidir. Kuşlar ve hayvanlar nasıl dinlenir? Doğa onları yatay pozisyonun rahatlığından mahrum bırakmıştır ve gene de onlar dinlenir. Buna bağlı olarak, onların ayakta durduğu ya da dinlendiği pozlar asanalara dair ipucu verir. Daha önce söz edildiği gibi, asanalar yorucu egzersizler değil, aksine yorgun bir bedeni canlandıran ve ona bir günü rahatça ve kolaylıkla çıkartmak için gereken enerjiyi veren dinlendirici duruşlardır.

Belki burada açıklamak gerekir ki, asanalar başka egzersizlerin yaptığı gibi ne zorlama ister, ne de bedeni sağlıklı yapmak için zengin yiyecek gerektirir. Sonuçta, asanaların ardında yatan bütün fikir, insan bedenini yaşadığı sürece olabildiğince fit ve aktif tutmaktır.

UMA F. UNAT © 2024. All Rights Reserved.